Hindistan Ticaret Bakanı e-ticaretle yerel perakendecileri tehdit endişesi
Hindistan Ticaret Bakanı Piyush Goyal, ülkedeki hızla büyüyen e-ticaret sektörüyle ilgili olarak yerel perakende satış noktalarının geleceği konusunda kaygılarını dile getirdi. Bakan Goyal, e-ticaretin on yıl içinde pazarın yarısını ele geçirmesi beklentisinin endişe verici bir gelişme olduğunu, bunun küçük esnaf için ciddi sorunlara yol açabileceğini ifade etti. Goyal ayrıca e-ticaret şirketlerinin var olan perakende kanalları üzerinden yüksek kar marjı sunan ürünlere odaklanmasından endişe duyduğunu belirtti.
e-Ticaretin hızlı büyümesi küçük esnafı tehdit ediyor
Bakan Goyal, e-ticaret sektörünün her dört yılda ikiye katlanan hızlı büyüme oranının endişe verici olduğunu ifade etti. Raporda paylaşılan verilere göre, Hindistan’daki perakende pazarının yaklaşık yüzde elli’sinin bir sonraki on yılda çevrimiçi platformlardan satış yapılması bekleniyor. Bu durum geleneksel mağaza işletmeleri için ciddi rekabet demek. Özellikle son dönemde hızla yayılan 10 dakika içinde teslimat vaat eden hızlı alışveriş start-up’ları, küçük mağazacıların varlığını tehdit altına alıyor.
Goyal: e-Ticaret dominasyonu yerine endişe verici
Bakan Goyal, gelecek on yılda e-ticaret platformlarının pazardaki hakimiyetinin kutlanacağı bir gelişme olarak görülmesine tepki gösterdi. Ona göre, küçük esnafın ciddi zorluklarla karşılaşabileceği böyle bir senaryonun endişe verici ve sorgulanması gereken bir sonuç ortaya çıkartması gerekiyor. Goyal, hızla büyüyen e-ticaret sektörünün yaratacağı sosyal etkilerin de dikkatle irdelenmesi gerektiğine işaret etti. Bakanın açıklamaları, hükümetin dijital perakende devlerine yönelik artan muhalefetini gösterdi.
e-Ticaretin 10 yılda pazarın yarısını ele geçirmesi endişe yarattı
Raporda paylaşılan verilere göre Hindistan’daki perakende pazarının 10 yıl içinde yaklaşık yarısının çevrimiçi satış kanallarından gerçekleşmesi bekleniyor. Bakan Goyal bu öngörünün kendisini endişelendirdiğini ifade etti. 10 yıl sonunda pazardaki dengenin büyük oranda değişmesinin hem küçük perakendeciler hem de tüketiciler açısından muhtemel sonuçlarının iyi analiz edilmesi gerektiğini belirten Goyal, bu sürecin toplumsal ve ekonomik etkilerinin önceden değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Hükümetin sektörü yakından izlemesi gerektiği değerlendirmesinde bulundu.
Küçük perakendecilerin hayatta kalması için yüksek karlı ürünler hedefte
Bakan Goyal, e-ticaret platformlarının geleneksel perakendecilerin sunduğu yüksek marjlı ürünlere yoğunlaşmasından endişe duyduğunu ifade etti. Özellikle akıllı telefonlar gibi yüksek teknoloji ürünlerinin son yıllarda yaygınlaşması, bu tür ürünleri satan mağazaların sayısının azalmasına neden oldu. Goyal, e-ticaret şirketlerinin küçük esnafın ayakta kalmasını sağlayan bu karlı segmenti hedef almasının adil rekabete aykırı olabileceği görüşünü dile getirdi. Perakendecilerin korunması gerektiğini savundu.
Büyük e-ticaret platformlarının fiyat politikaları eleştirildi
Bakan Goyal, e-ticaret devleri Amazon ve Flipkart’ın son dönemde sıkça rapor ettikleri kayıplarının gerçekten firma politikalarını yansıtıp yansıtmadığı konusunda şüphelerini dile getirdi. Milyar dolarlarca zarar bildirmesine rağmen pazardaki hakimiyetlerini sürdüren bu platformların fiyat indirimlerinin aslında perakende kanallarına zarar vermeyi hedefleyen tasfiye fiyatlaması olabileceği değerlendirmesinde bulunan Goyal, firma politikalarının adil rekabet kuralları çerçevesinde incelenmesini talep etti.
Amazon’un kayıpları soru işaretleri yarattı: Tasfiye fiyatı mı?
Bakan Goyal son dönemde Amazon özelinde de şüphelerini dile getirdi. Şirketin geçen yıl Hindistan faaliyetleriyle ilgili 1 milyar doların üzerinde kayıp bildirmesine rağmen pazardaki etkinliğini artırmaya devam etmesi dikkat çekici bulundu. Goyal, bu kayıpların gerçekten maliyetleri yansıtıp yansıtmadığını, aslında rakipleri tasfiye etmeyi hedefleyen fiyat indirimleri olup olmadığını sorguladı. Yasalara göre perakende faaliyetlerde bulunamayan Amazon’un müşterilerin bu platformları ne şekilde kullandığı da Bakan tarafından sürece ilişkin endişelerin bir parçası olarak değerlendirildi.